Interstellar, uzun zamandır beklediğim filmler arasındaydı. Mayıs ayında ilk fragmanı yayınlandıktan sonra “oha, daha 7 ay var, adamlar taa bu zamandan yayınlamışlar fragmanı” şeklinde tepki gösterdiğimi hatırlıyorum. Filmi henüz izlemedim, bu hafta arkadaşımla birlikte izlemeye gideceğim. O yüzden henüz şimdiden filmle ilgili bir yorum yapamıyorum fakat genel olarak filmin konusundan bahsedeyim.
Filmin geçtiği yakın gelecekte dünya, kuraklığın yaşandığı, iklim değişikliklerin boy gösterdiği bir gezegen. Kıtlığın başladığı bu dönemde insan ırkının yok olacağı düşünülmektedir. Uzayda ansızın keşfedilen bir solucandeliği, insanlığa ışık kapısı olmuştur. Bu delikten geçerek insanların yaşayabileceği başka bir gezegen aranmaya çalışılacaktır ve bunun için bir grup oluşturulur. Bu grubun bir üyesi de Cooper’dır.
Teknik bilgisi ve becerisi yüksek olan Cooper, mesleğini bırakmadan önce ses getiren bilimsel başarılara imza atmıştır. Fakat bir müddet sonra ailesine daha iyi hayat verebilmek için babasıyla birlikte büyük mısır tarlalarında çiftçilik yapmaya başlamıştır. Bilimle ilgilendiği yılları özleyen Cooper hiç beklenmedik bir zamanda teklif alır. Çiftliği ve çocuklarını babası Donald’a bıraktıktan sonra insanlık için son umut olan uzay gemisi mürettebatına katılır.
Filmle ilgili yorumumu bu hafta içinde yazının altına ekleyeceğim.
Fragman:
Interstellar – Trailer from Ignition on Vimeo.
Yorum Yok